kumburgaz’da
bir bankta oturuyorum
gölgelerimden
sosyalizm ve iett geçiyor
ne
götüm bir hayat lan bu diyorum kendi kendime
hiçbir
şeyde iyi değilim, bi’ boktan anlamıyorum
belki
bir yanıyla mukadderat, bir yanıyla elzem
beynim
sanki kötürüm bir pergel
ranzasının
altına saklanmış bir çocuk gibi yaşıyorum
bir
ayağı rögarda, diğeri çember
eski
bir şiire doğru cinayetler bulmak çok zor
toplum
mu itti beni yoksa toplum diye bir şey mi var?
düşmüşüm
iki rayın arasına, sol cebimde sevgili cotard
çok
meşhur bir filmi skipback izliyorum
üstümden
geçiyor global trenler ve kavramlar
yok
kimseye selametim, kimsenin yok bana küfrettiği
huberman
da ebu talip de atm kuyruğunda
backle
beni maestro, ödüyorum mahvın bedelini
gerçi
merhumların da sermaye olduğu şirketler var
önce
azizleri gömüyorlar, sonra işrak vaktini
rachel
ünlü bir fotoğraf oluyor yeryüzünde
-zulüm
afişinde yüzlerimiz kızarıyor-
belli
ki özgürlük erken, ölüm bir tahterevalli
vittorio
arrigoni’ye kimse yasin okumuyor
yalnızlar
için yeni şaraplar
yalnızlar
için daha fazla nembutal
yalnızlar
için iki kişilik sedyeler imal edilmeli
her
şey gibi metalaşıyorum, metalaşıyorum
sonra
tamahkar bir mütedeyyin oluyorum
ah
nerdesin o büyük ayaz, neredesin deprem
orduyu
göreve çağırır gibi seni kıyamete çağırıyorum
ya
da yıkılsın bu mesken, devlet kim ola
allah’ım
en azından bana özel bir darbe
ya
da bir tümevarım filan şeyetsen?
kumburgaz’da
bir bankta oturuyorum
gökyüzünde
güzel travmalar ve ezan sesi
ilk
arya senin emrindi, son sone benim olsun
tut
ellerimi açmışım dua bu gayya çukurundan
-gölgelerimle
hemhal, yalnızlıkla müsemma-
şeyh
galip affetsin, esrar dede’den kalan
sar
bu çarşafı en başa, bu vaha riyakar
hiçbir
ayna göstermiyor artık insana kendisini
işine
karışmak gibi olmasın ama
bu
revirde özgürlük en yakışıklı günahkar
ya
sen tutuştur bu serencamı
ya
da hatmetmeden öldürelim kendimizi
II.
lanet
olsun.
bireylikler dergisi / sayı 52 | eylül - ekim 2013
bireylikler dergisi / sayı 52 | eylül - ekim 2013