süpermarket
raflarında
biraz
amfetamin ve bir ankara bileti için
paranın
piçi oluyorum
sahne
II – iç – gece / iki oda bir salon – boktan bir tuvalet –
bira
şişeleri – esrar ve john clellon holmes
müzeyyen
senar ölmemiş, bu ülke katledilmemişken henüz
liyakat
köprüsünde dudaklarınla dans ettiğimi görüyorum
bir
satırın sırtı gibi kestiğim yere yaklaşıyorum
bu
zelil histeri, bu zamandan bulaşan hastalık
aynı
noktadan, iki farklı yöne doğru ilerleyen
bu
ensar pişmanlık, bu allah’da unutulmuş bir bela!
buna,
“bir daha birbirimizi öldüremeyeceğiz” kadar inan
sahne
III – dış – gün / düzen
ne
bu tek tanrılı tek bir ikaz, ne adında boğulabildim
ne
bu yedi katlı imanın tek bir izahı var
ne
de dilime dolanan bu ıslığın
bu
ortak cinnetlerden
bir
gün siktirip gitmeye karar versem
sen
yine de eşeyli bir cesedi beklemeyi tercih edersin
bu
yüzden bu cehennemin
koynuna
aldığın yazarlarla gelen riyakâr zebanisi
kangren
elini uzattı diye
bayan
lovett gibi sigaraya başlamalısın
ki
bize ahiret aksanıyla namuslu olmayı öğretsin
sahne
IV – dış – gece / iki yalan – iki korkak – vesayet ve velayet
bu
dünyadaki yalnızlığının seni günden güne zehirlediği
“bir
daha birbirimizi öldüremeyeceğiz” kadar yalan
ama
bu elgin acıya ilk oğlunmuş gibi adımı verirsen
beni
kandırmaya yeter
aynı
namlunun ucunda - zaten birer ölü olduğumuzdan - meczup
ve
beraber çürümeyi bekleyen gecikmiş intikamlara dönüşürüz
sen
ginsberg'den şiirler filan okursun
ben
de sana çocukluğumu anlatırım
sahne
V – iç – gece / yalnızlık - boktan bir tuvalet –
bir
pipo - tütün artıkları – alan ginsberg ve yalnızlık
nefret
ettiğin bu hayatı bir enfalmiş gibi
yeryüzünden
geri çalalım diye
bir
riayet aynasına, senin rujunla seni çiziyorum;
yaralar
içindesin, kanlar içindesin, cebeci’den atlamak üzeresin
ve
anneni sevmekten vazgeçtiğin gün
göğüslerinde
sylvia plath dövmesiyle bana düşmelisin
sahne
VI – dış – gece / varissiz iki mezar – selâ sesi - ankara
buz
gibi bir yalnızlıktan
-çaresizlikten,
hiç’den, ölümden ve günahlardan-
yeni
yaktığım bir sigaranın
alevine
giden tutsaklığının ortasında durmandan
ve
arada bir gelip sana uzanmaktan müşrik ve memnunum
nasıl
olsa bir daha birbirimizi öldüremeyeceğiz
ecmain.
underground
poetix, sayı 12 - ocak 2013