bir ağacın,
denize doğru bakan isyanında
bir kadının gölgesi
ufukta görünmeyen yaşlılığım,
gökyüzünde ağlayan annem
son altı ay içinde
sakalsız ve kravatlı çektirdim bu resmi
ayakta bekleyen sorularım,
şiir yüzünde kırışan meşimeli hikâyem
yağmurlu gecelerde yazdım,
yaz gecelerinde yağmur sesi
bu saatte taksi bulamazsın
kal, rakı içelim istersen
yaşamım boyunca
bir muma benzettim içindeki cenini
ya da sen gide dur, ben sana yetişirim
daha püüfff noktaları alacağım geçmişten
bir sonatın bize ayrılan süresinin sonunda
çekilmez oluyor fransızca haber bültenleri
karşımda beşiğini sallayan aymazlığım
beklerim tanrıyı radyo 3 dinlerken
kısa kollu kış aylarında
üşümemden korkuyor bir kadının hayaleti
-hala masanın üstünde duruyor sarhoşluğum-
gelip kulaklarımdan çekiyor sigaramı yakarken
bir ağlamanın,
gözlerinin içine bakan kokusuyla
değiştirmeye gelirsin bilinçaltımı
babam kaçsın, ben onları oyalarım
bazı yalanları çoktan ezberledi künyem
bir deniz kenarının,
ardıç ağaçlarına bakan buğusunda
o kadının berrak güzelliği
çimlerin arasında büyüyen çocukluğum
ğayrilmağdûbi aleyhim ve leddâllîn
çok yıl önce
sakalsız ve çıplak çektirdim bu resmi
kuvözde bekleyen yalnızlığım
başucunda ağlayan babam, annem ölürken
mavimelek, sayı: 37, 07.05.09